Bu çalışmada Türkiye’de dinin (İslamiyet) küresel piyasa ekonomisi ilişkisi içerisinde Batı’ya entegre olmasının toplumsal kimlik düzeyinde ortaya çıkardığı küre-muhafazakâr yeni gelişme İSTOÇ Camileri aracılığıyla tartışmaya açılmıştır. Küreselleşmeci-muhafazakârlığın toplumsal kimlikleri yeniden biçimlendirmesinde, kimliğin en dirençli olması beklenen din alanında dahi bir uyum söz konusudur. Türkiye’de içi boşaltılmış, taklitçi-kopya klasik ve modern cami örnekleri küre-muhafazakâr mimari anlayışının örnekleri olarak İslamiyet’in ABD eksenli verili düzene yama bir biçimde entegre olmasını ifade etmektedir. Küresel piyasa ekonomisi içerisinde önem kazanan ticaret merkezlerinden biri olarak İSTOÇ Ticaret Merkezi Sitesi , dünyadaki şirketlerin yerelden küresele ulaşma arzusunun Türkiye’deki örneklerinden biridir.
This article discusses the role of religion (Islam) in the integration of Turkey with the West with an agenda of global free market economy and also the effect of this globalist-conservative integration on the social identity. The mosques of ISTOC are used as the main examples for this discussion. A conformity even in the religious field which would normally be resistant, is seen as the globalist-conservatism redesigns the social identities. The spurious, counterfeit-copied classical and modern mosques express the integration of Islam to the USA-centered order as a patch. ISTOC Trade Center is an important actor within the global market economy and is a good example of the longing of the local firms to become global.
