Bu çalışma, değişen ve dönüşen dünyada Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin yeniden düzenlenmesindeki imkân ve zorlukları birlikte ele almayı amaçlamaktadır. Geçmişten günümüze Türk-Rus ilişkilerinde çatışma ve karşıtlık olmasına rağmen, iki ülkenin kurum ve halkları arasında benzerlik ve yakınlık da söz konusu olmuştur. Dünya egemenliği ve konjonktüründe meydana gelen değişiklikler Türkiye-Rusya ilişkilerini de haliyle etkilemiştir. Verili Batı dünya egemenlik düzeninin çerçevesinden hareketle Türkiye’nin dışlanmasını temel alan zihniyet, Türkiye, Rusya ve ABD arasındaki ilişkilerin gergin ve kırılgan bir zeminde olmasına yol açmıştır. Verili dünya egemenlik düzenini aşmak süregelen kısırdöngüden kurtulmak için Türkiye ve Rusya’nın yapması gereken Doğu-Batı çatışmasını aşarak yeni dünyanın sözcüleri ve öncüleri olma yolunda ilerlemek olacaktır.
This study aims to handle together opportunities and challenges in rearrangement of relations between Turkey and Russia in a changing and transforming world. Although there has been conflict and opposition in Turkish-Russian relations from past to present, there have been similarities and closeness between the institutions and peoples of the two countries. Changes occuring in world domination and conjuncture have also influenced the way the Turkey-Russia relations. Considering given the Western world order, the mentality based on the exclusion of Turkey has led to be a tense and fragile on the ground that the relations between Russia and the US. To overcome the given world domination order and get rid of the ongoing vicious circle, Turkey and Russia need to do to advance towards becoming the world's new spokesman and leaders.
