Kapitalizmin 1900’lerden itibaren “küreselleşerek”, tekelleşmeye yönelmesiyle sona eren serbest rekabetçi dönem, treni kaçıranlar için ulus devlet kurabilmenin maddi koşullarını aslında pratik olarak ortadan kaldırmıştır. Ancak yeryüzünde Japonya’nın özel ve istisnai durumu hariç, hakiki anlamıyla ‘ulus devlet’, Avrupa’da yaklaşık üçyüzelli yıllık bir süreci kapsayan, özgül maddi koşulların ve o koşullara uygun şekilde oluşan düşüncelerin verisidir.
The open competition period, which comes to an end with capitalism’s “globalisation” and tendency to monopolisation, practically ruled out the physical circumstances to establish a nation state, for those who already missed the train. However leaving Japan’s particular and exceptional condition aside, ‘nation state’ with its proper meaning, is a result of specific physical circumstances and mentality which was formed according to them, approximately for three hundred and fifty years along, in Europe.
