ATTİLÂ’NIN HUN ORDUSUNA SÖYLEVLERİ TEMELİNDE GARBİYÂTÇI BİR IORDANES OKUMASI

Author :  

Year-Number: 2024-27
Yayımlanma Tarihi: 2024-07-08 01:52:56.0
Language : Türkçe
Konu : Sosyoloji

Abstract

Iordanes'in Getica başlıklı yapıtında Attilâ'nın Hun ordusuna yaptığı konuşmalar muayyen bir garbiyatçı söylemi ve Batı Roma İmparatorluğu’nun eleştirisini yansıtır. Bu pasajlarda Hunlar, zayıflayan Batı Roma İmparatorluğu’nu fethetmeye yazgılı göçebe bir güç olarak tasvir edilir. Attilâ, Romalılara atfettiği olumsuz niteliklerle ile keskin bir tezat oluşturacak şekilde Hunların savaşçılık yeteneklerini ve kaçınılmaz zaferlerini vurgular. İlk söylev Hunların gücünü över ve Roma'nın askeri stratejilerini eleştirirken, ikincisi yenilgilerinin kaçınılmazlığını vurgulamak için Roma şehirlerinden kaçan kuşlar gibi alâmetler kullanır. Garbiyâtçı unsurlar içeren bu anlatı, Hunları çöküş sürecineki bir Batı karşısında kudretli ve muzaffer olarak temsil eder. Hun ordusunu harekete geçirme amacı güden bu söylevlerde, Doğu ile Batı arasındaki tarihsel dinamikler ve tezatlar vurgulanmış, Hunlar gerileyen Batı Roma İmparatorluğu'na karşı kaçınılmaz bir tarihsel değişimin temsilcisi olarak konumlandırılmıştır. Makale ekinde, söylevlerin Türkçe çevirilerine de yer verilmiştir.

Keywords

Abstract

In Jordanes' work Getica, Attila's speeches to his Hunnic army reflect a distinct occidentalist narrative and a critique of Western Roman Empire. These passages portray the Huns as a nomadic force destined to conquer the weakening Western Roman Empire. Attila emphasizes the Huns' martial prowess and inevitable victory, contrasting sharply with the attiributed negative characteristics of the Romans. The first speech extols the Huns' strength and criticizes Roman military strategies, while the second uses omens, like birds fleeing Roman cities, to highlight the inevitability of their defeat. This narrative which also includes occidentalist elements, representing Huns as vigorous and triumphant over a collapsing West. In these speeches, which aimed to mobilise the Hun army, the historical dynamics and contrasts between East and West were emphasised, and the Huns were positioned as the representatives of an inevitable historical change against the declining Western Roman Empire. Turkish translations of the speeches are also included in the appendix of the article.

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics