ZİYA GÖKALP VE EMİLE DURKHEİM’DA AHLAK EĞİTİMİ: TOPLUMSAL DÜZEN VE KİMLİK İNŞASI ÜZERİNE KARŞILAŞTIRMALI BİR İNCELEME

Author :  

Year-Number: 2024-28
Yayımlanma Tarihi: 2024-12-29 00:36:09.0
Language : Türkçe
Konu : Sosyoloji
Number of pages: 131-140
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Emile Durkheim ve Ziya Gökalp’in ahlak anlayışları, bireyin toplumsal yaşamdaki rol ve sorumluluklarını anlamada sosyolojiye önemli katkılar sunar. Her iki düşünür de ahlakın, bireysel tercihlerin ötesinde, toplumun düzen ve dayanışmasının temelini oluşturduğunu savunur. Durkheim’e göre ahlak, bireyleri topluma bağlayan seküler bir normlar dizisidir ve sosyal düzenin korunmasında merkezi rol oynar; topluma uyum için ahlak eğitiminin önemine dikkat çeker. Gökalp ise ahlakı milli kültürün bir yansıması olarak görür ve toplumun ortak kültürüne dayalı ahlaki değerlerin toplumsal dayanışmayı güçlendirdiğine inanır. Gökalp’in “toplumcu ahlak” yaklaşımı, milli kimliği pekiştirirken, Durkheim’in ahlak anlayışı evrensel seküler normlara dayanır. Her iki düşünür de toplumsal uyum için ahlak eğitiminin zorunluluğunu vurgularken, Gökalp milli kimliği, Durkheim ise rasyonel özerkliği temel alır. Bu bağlamda çalışmada, Durkheim ve Gökalp’in farklı ahlak yaklaşımları, modern toplumlarda kimlik, kültür ve ahlak ilişkisine dair bir karşılaştırma ile ele alınmıştır. 

Keywords

Abstract

Emile Durkheim and Ziya Gökalp's understanding of morality makes important contributions to sociology in understanding the roles and responsibilities of the individual in social life. Both thinkers argue that morality, beyond individual preferences, forms the basis of the order and solidarity of society. According to Durkheim, morality is a secular set of norms that binds individuals to society and plays a central role in maintaining social order; he emphasizes the importance of moral education for social cohesion. Gökalp, on the other hand, sees morality as a reflection of national culture and believes that moral values based on the common culture of society strengthen social solidarity. While Gökalp's “social morality” approach reinforces national identity, Durkheim's understanding of morality is based on universal secular norms. While both thinkers emphasize the necessity of moral education for social cohesion, Gökalp is based on national identity and Durkheim on rational autonomy. In this context, the study examines their different approaches to morality through a comparison of the relationship between identity, culture and morality in modern societies. 

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics